top of page

DÜN BEYAZ TOROSLAR, BUGÜN BEYAZ BAYRAKLAR

  • Yazarın fotoğrafı: Savaş Barha
    Savaş Barha
  • 17 Oca 2016
  • 1 dakikada okunur

Sabah namazından sonra kalkıp işine, ekmeğinin, rızkının peşinden giden babalar…


Güneşin ilk ışıklarıyla kalkıp çökelekli, peynirli, mis kokulu ateş çayı hazırlayan anneler…

Kahvaltısından sonra okula gitmek için hazırlanan gözleri yıldız çocuklar…


Sevdiğini görebilme arzusuyla pencerelerden ayrılmayan heyecanlı genç kızlar…

Bastonundan aldığı destekle cami yolunda mekik dokuyan elleri nasırlı dedeler…


Her biri diğerinden daha heyecanla uçan, kanatlarıyla mutluluk saçan kuşlar…

İçerisinde bin bir türlü sevgiyi, güzel kokuyu, sevinci taşıyan deli rüzgârlar…

Bulunduğu yere rengini, güzelliğini veren gözleri büyüleyen yeşillikler…


Hepsi yavaş yavaş yok oluyor Doğu’da, Güneydoğu’da. Halk zalimliklerin en büyüğüne şahit oluyor. İnsanlar sokağa çıkmaya korkuyor. Evinde acil hastası olanlar ya da yaralısı olan sivil vatandaşlar sopalara, ağaç dallarına bağladıkları beyaz bez parçalarıyla kurşunlara hedef olmamak için hastanelere koşuyor. Buna rağmen kucaklarda ölen masum çocuklar, bebekler var. Her sokakta neredeyse bir ölüm ağıtı okunuyor. Zorunlu göçler oluyor, kimse bilmediği yerlere göç ediyor. Tüm hatıralar, anılar, güzellikler kaybolmaya mahkûm olmuş durumda.


Esnafın 5 çayı içtiği yerde; kepenkler kapalı, sokakta barikatlar, hendekler var.

Annelerin kahvaltı hazırlayacağı mutfağında kurşun delikleri, barut kokusu var.

Bilgiye aç çocukların okuduğu okullarda artık polisler, askerler, PKK’lılar var.

Genç kızların sevdiğini bekledikleri pencereler artık kırık, duvarlar yıkık.

Asırlardır ilk kez Cuma namazı kılınamayan camiler, virane olmuş minareler var.

Ateşin, dumanın, pisliğin olduğu yerde uçmaktan haz etmeyen kuşlar artık yok.

Rüzgâr artık kan kokusu taşıyor, kurşun sesi taşıyor, ağıt, gözyaşı taşıyor.

Ağaçlar da gülmüyor. Temiz havaya hasret insanlar pislik soluyor.


Dün kardeşim dedikleri insanların şimdiki zalimliklerini eleştirenler, onlara özenmekten başka bir şey yapmıyor. Battıkça batıyor, zalimliğini sürekli arttırıyor. 


Son Yazılar

Hepsini Gör
KIYIYA VURDU İNSANLIĞIMIZ!!!

Daha 7'sine bile girmemiş belki, masum günahsız bir yavru. Zalimin zulmünden kaçmak için tek çare olarak (sözde!) insan haklarına önem veren Avrupa’ya gitmeyi hayal eden bir ailenin son halini gördük,

 
 
 
GÜÇ ZEHİRLENMESİ

Geçen sene kaleme aldığım yazımı buldum. İlk defa paylaşıyorum. Öncelikle şunu ifade etmek istiyorum. Yolsuzluk operasyonunda rüşveti veren, rüşvet operasyonu için emniyete gizliden ihbarcı olarak bil

 
 
 
DARBEYE NE GEREK VAR!!!

Ülkemizde bildiğimiz kadarıyla darbeler hep Amerika kaynaklı, batı destekli olmuştur. Siyasi mekanizmalara söz dinletemeyen derin güçler arkasına emperyalist devletleri alarak Türkiye’de darbel

 
 
 

Kommentare


bottom of page