top of page

Ara
GELENE GİTME DEMEYECEKSİN
Gelene, gitme demeyeceksin. Bırakacaksın öylece akışına. Gideceği olsaydı eğer, gelmezdi zaten diye düşüneceksin. Kal bu gece demeyeceksin. Gitme dersen, gideceği yoksa bile gider. Ağlasan da, yalvarsan da. Gitme dediğin için gider. Kal dediğin için gider. Arkasına bakmadan gider. Kendini paralarsın, dövünürsün, başını duvara vurursun, hay dili kopasıca diye beddualar edersin kendine. Ne yaparsan yap, gitme
14 Eki 2017
ÖZLEDİM
Şimdi sana sayfa sayfa şiir yazarsam daha mı iyi anlayacaksın seni gerçekten özlediğimi. Ne gerek var şatafatlı cümlelere. Özledim, o kadar.
12 Eki 2017
BİR YUDUM ÇAY
Bir yudum aldım çayımdan. Sonra bir yudum daha. Bir yudum daha. Ve bir yudum daha. Tekrar doldurdum bardağımı. Ve tekrar bitirdim çayımı. Sonra tekrar doldurdum. Ve tekrar bitirdim. Yan yana oturup bir bardak çay içme hatıramız olmamıştı hiç. Bu güzel duygunun eksikliğine isyan edercesine yeniden doldurdum bardağımı. Bir yudum daha içtim.
11 Eki 2017
CAM KENARI KOLTUKLAR
Başını yaslayacağı bir omuz bulamayan yalnız insanların yeridir cam kenarı koltuklar. Uzun yolculuklarda hasret kokar burası, özlem tüter, anılar hatırlanır, gözler buğulanır. Çukurlara girdikçe başlar cama vurur, hayata isyan edermişcesine. Yol boyu ağaçları seyretmek, hangi derde çare olmuş ki sendeki acıya da deva olsun? Bu yolculuklar ya gurbete gider ya da vuslata. Eğer k
10 Eki 2017
SENİ GÖREMİYORUM
Aynı gökyüzünü paylaşıyoruz doğru, ama aynı ağacın gölgesinde değiliz. Aynı yıldızları izliyor, aynı hayalleri kuruyoruz farklı şehirlerde, farklı çiçekleri koklayarak. Aynı güneşle aydınlanıyor etrafımız, ama aynı havayı soluyamıyoruz. Aynı mevsimde yaşıyoruz. Ben yağmura şemsiye açarken, sen kar tanelerini seyrediyorsun pencerenden. Ellerin ellerimde değil. Sesini duyamıyorum. Sarılamıyorum sana. Koklayamıyorum saçını. Göremiyorum seni. Göremiyorum seni. Göremiyorum s
10 Eki 2017
DAĞILIYORUM
Bir yokluk bizi tarumar etti. Yavaş yavaş parçalandık. Parçalandıkça dağıldık. Dağıldıkça düştük. Bizi toplayan yine biz olduk. Yaramıza tuz bastık. Tüm dualarımız kabul olmuş gibi yeni dualara el açtık. Her güne yeni bir ümitle başladık. Yeni hayaller, yeni düşler yetmezmiş gibi yeni umutlar ektik saksılara, yeni dünyalar kurmak niyetiyle, gözyaşıyla suladı
9 Eki 2017
UMUDUMUZ ÇOCUKSU DUYGULAR
İnsan oğlu yaktı, yıktı her şeyi. Bozdu tüm güzellikleri. Keşfedildiği gibi duran hiç bir güzellik kalmadı. Çocuklar ve içindeki çocuğu yaşatanlar yeniden renk katacak dünyaya.</p>
8 Eki 2017
SENLE MUTLUYUM
Senle öyle bir mutluyum ki; Eğer bu bir düşse, uyanmayayım. Gerçekse, ölmeyeyim. Yalansa, hep kanayım. Çocuksam, büyümeyeyim. Safsam, öyle kalayım. Körsem, görmeyeyim. Sağırsam, duymayayım.
7 Eki 2017
HÜZÜN SAATİ
Bugün günlerden hüzün. Saat hüzün sabahı 7'si. Dün de günlerden hüzündü, evvelindeki günler de. Yokluğunla günlerin adı değişti. Hüzünleşti günler. Mevsimler hep güz, gökyüzü hep karanlık. Gülüşünle yüzümde hayat bulan tebessüm öldü. Ağlayan palyaçolar gibiyim. Her yanım akmış, her yanım darmaduman. Biliyor musun bir katilim ben, yoklu
5 Eki 2017
ÜLKEM OL
Bir ülkem olsun istiyorum. Adına ismini verdiğim bir ülke. Şehirlerin, sınırların olmadığı, insanların hep güldüğü, sokaklarında çocuk seslerinin yükseldiği bir ülke. Merkezi kalbin olsun. Gökyüzü gözlerin, sözlerin yağmur. Parmaklarında açsın çiçekler. Nefesin rüzgâr olsun essin, essin, essin. Mevsimi hep bahar olsun. Sıcaklığı, yanakların gibi. Toprağı, ellerin gibi beyaz, ağaçları saçların gibi yumuşacık olsun. Gülüşünle rüyal
4 Eki 2017
SENDEN SONRA
Önce saniyelere düşman oldum, kanlımmış gibi. Düşmanlığım fayda etmedi. Saniyeler ilerledi. Gözlerim doldu. Gözlerimi silmeden, saniyeler dakika oldu. Hıçkırıklar içinde nefes alamaz oldum. Tüm vücudum titredi. Sonra dakikalar birleşip saatleşti. Hava kararmış, ben olduğum yerde kalakalmıştım. Resmine bakıp avunuyordum. İlk günü devirmiştim zor olsa da. Vücudumda bir parçam eksilmişti sanki.
4 Eki 2017
DAYAN GÖNLÜM
Güneş yeniden doğacak mı? Baharı görebilecek miyiz? Kalbi güzel insanların sesini duyacak mıyız? Etrafımızda güller açacak mı? Kapılar açılacak mı acep bir gün? Açılsa dahi geçmeye takatimiz olacak mı? Ömür yetecek mi bilmem. Ümitler sanki tükendi. Dizlerimde derman, yüreğimde sevinç kalmadı. Bir sevdamız vardı, sevda kuşumuzu vurdular. Umutlarımızı yıktılar. Hayallerimizi kararttılar. Heyhat gönül heyhat!
2 Eki 2017
TABİAT SEN OLDU
Rüzgar cama vuruyordu, yatağımdan kalktım, pencereyi açtım. Yumuşakça yüzüme esti rüzgar. Saçlarını kokladım. Bir ses duydum. Omzuma konan rengarenk bir kelebek senin sesini fısıldıyordu kulağıma. Sesini dinledim. Başımı kaldırdım ve kırlangıçların dansını seyretmeye başladım. Binlercesi resmini çizdi karşımda. Özlemle seni izledim. Ve yüzümde bir gülümseme belirdi. Çünkü senden uzak, senden yoksun, sensiz a
2 Eki 2017
HAYDİ KALKALIM
Haydi kalkalım mı artık? Saat geç oldu. Yarın tekrar gelir, gelecek hayalleri kurmaya devam ederiz. Biz bu şekilde ya kafayı yiyeceğiz ya da hayallerimize kavuşacağız. Ama şimdilik kalkalım. Bir çay parası bulup, kitabımıza geri dönelim. Hayallerine kavuşan insanların yaşadığı hayatı anlatan kitaplara. Yağmur yağıyor. Hava yine sen kokuyor. Her tarafta gözlerin var. Herkes sen g
1 Eki 2017
EKSİĞİZ
Yine eksiğiz. Hep eksiğiz. Yine, hep eksik mi kalacağız? Ya tabularımız oldu bizim, ya da yıkamadığımız gelenekler. Sevmek, sevilmek uğruna dünyaları yıkmak varken, dünyalıklar uğruna yaktık sevdaları, bir hiç uğruna. Ne arkamızdan söylenenlere takıldık, ne de hayallerimizden vazgeçtik. Ne gündüzümüz belli, ne gecemiz. Ansızın uyur, gündüzleri gece yaparız, ansızın uyanır, geceleri gündüz yaparız. Du
30 Eyl 2017
VAZGEÇMEDİK
Dikeni parmağımızı kanattı diye gülü sevmekten vazgeçtik mi? Yağmurlu havalarda şimşekler çakan bulutlara küstük mü? Hayallerimizin peşinden koşarken, ayağımıza takılan taşlara mı takılıp kaldık? Hayır adaşım hayır. Biz, güzel olan her şeyi sevdik. Mutlu olmaya bağlanıp kaldık. Vazgeçmedik. Mesafeler mi? Sevdamızı köreltmedi asla uzakta olmamız. Aksine hasretle, özlemle daha çok sevdik
29 Eyl 2017
İNSANOĞLU ÇOK SEVER
İnsanoğlu sevdiğini yere göğe sığdıramayacak kadar çok sever. Dağ, taş, mal-mülk, maddi-manevi, görüp bildiği, hayal ettiği her şeyden çok sever. Kimsenin zevk almadığından zevk alır, tahammül edemediklerine tahammül eder.
29 Eyl 2017
İDAMLIK
Gözleri titrek, esmer bir delikanlı belirdi kapının eşiğinde, elinde bir yafta ile. Bir ömür vicdan muhasebesi yapacaktı, belliydi. Elindeki idam önlüğünü parçalamak istercesine sıkıyordu. Yağlı urgan mı geçireceksin boynuma? Hadi yaklaş! Durma. Kaldır başını! Utanma. Biz çok öldük! Korkma.
28 Eyl 2017
ÇOCUK OLALIM
Çocuklar neden hep mutlu olurlar bilir misiniz? Çünkü onlar, akıllarını, gönüllerinin önüne katmazlar. Amacın, mutlu olmak olduğunu bilirler ve mutlu eden her şeyi sever ve isterler. Bir çocuk olalım bugün. Ve bir çocuk gözüyle bakalım dünyaya. Gülelim, koşalım, oynayalım. Hayallerimiz hep çocuksu olsun. Kumdan kaleler değil, gülen yüzler yapalım
27 Eyl 2017
BİLEMEZSİN
Uyandığın zaman, yüzünde hayat bulan tebessümü görmeyi nasıl istiyorum bilemezsin. Bilemezsin, aynada kendini seyredişini görmek isteyişimin nasıl bir ıstırap verdiğini. Saçlarına dokunduğunda, gözlerimin buğulandığını bilemezsin.<
25 Eyl 2017
bottom of page





